Bosanmanın Tanıma Tenfizi
09.12.2016 | EKHH
Almanya’dan Alınan Boşanma Kararı Türkiye’de de Geçerli midir?
Yurtdışından alınan bir mahkeme kararı Türkiye’de doğrudan geçerlilik kazanmamaktadır. Kararın, Türkiye Cumhuriyeti Devleti Mahkemeleri nezdinde tanınıp, icra edilebilir (uygulanabilir) olması için dava açılması gerekmektedir. Bu durum, yurtdışından alınan boşanma kararları için de geçerlidir; örneğin, tarafların Almanya’da boşanmaları halinde, boşanma kararı ve sonuçları Türkiye’de direkt olarak geçerli değildir. Söz konusu boşanma kararı sadece kararın alındığı yer olan Almanya’da geçerlidir. Taraflar, Türkiye Devleti nezdinde halen evli kabul edilmektedirler. Dolayısıyla, boşanma kararının nafaka, velayet, tazminat, mal paylaşımı gibi sonuçlarının uygulanması da mümkün olmamaktadır. Bu durum, miras hukuku bakımından da birtakım sıkıntılar yaratmaktadır. Tarafların bu süre zarfında edindikleri mallar ortak kabul edilip, eşlerin birbirlerinin mirasları üzerindeki hakları devam etmektedir. Ayrıyeten, boşanma kararı Türkiye’de geçerlilik arz etmediğinden tarafların Türkiye’de veya bir Türk vatandaşı ile tekrar evlenmeleri de söz konusu olmamaktadır. Hatta, ileride Alman vatandaşlığına geçilmiş olsa bile tekrar evlenilmek istenildiğinde aynı sorunla karşılaşılmaktadır. O halde yapılması gereken, Türk Mahkemelerinde ‘Boşanmanın Tanıma ve Tenfizi’ davasını açıp, kararın tanıtılması ve uygulanabilir olmasının sağlanmasıdır. Maalesef vatandaşlar tanıma ve tenfizin önemini çoğu zaman farkedememekte, dolayısıyla hak kayıpları yaşamaktadırlar.
Müvekkiller genelde bize şu soruyu sormaktadırlar: ‘Ben zaten Almanya’da ya da diğer bir yabancı ülkede boşandım, bir daha mı boşanacağım? Neden iki kere boşanma davası açmam gerekiyor?’. Önemle belirtmek isteriz ki: Tanıma/Tenfiz ikinci bir boşanma davası değildir. Sadece yabancı mahkemeden alınan boşanma kararının ve sonuçlarının Türkiye’de geçerli hale gelmesi için açılan bir davadır. Aksi halde boşanma Türkiye’de geçerli olmadığından boşanmaya dayalı haklar da iddia edilemeyecektir.
Tanıma ve Tenfiz Nedir?
Tanıma/Tenfiz, yabancı mahkeme kararlarının (boşanma, nafaka vs.) Türkiye’de hüküm ve sonuçlarını doğurabilmesi, diğer bir deyişle, geçerli kabul edilip sonuçlarının uygulanabilir olması için açılan dava sonucu alınan bir karardır. Tanıma ile yabancı mahkeme kararları kesin hüküm ve kesin delil teşkil ederken; tenfiz ile söz konusu karar icra kabiliyeti de kazanmaktadır. Tanıma ve tenfiz işleminin gerçekleştirilmesi, kişilerin Türkiye’de söz konusu yabancı mahkeme kararına dayanarak hak iddia edebilmeleri açısından çok önemli ve gereklidir.
Tanıma ve Tenfiz Davası Nerede Açılmalıdır?
Almanya veya diğer yabancı ülke mahkemelerinden alınan boşanma kararını Türkiye’de de geçerli hale getirmek için gereken tanıma/tenfiz davası, Türk Aile Mahkemelerinde açılmalıdır. Tanıma ve tenfiz davası, davalının (karşı tarafın/eski eşin) Türkiye’deki ikametgahının bulunduğu, ikametgahı yoksa sakin olduğu yer, her ikisi de mevcut değilse, Ankara, İstanbul veya İzmir mahkemelerinden birinde açılabilmektedir.
Tanıma ve Tenfiz Davası Ne Zaman Açılmalıdır?
Boşanma kararlarını tanıtmak için yasal bir süre öngörülmemiştir. Şöyle ki, taraflar Almanya’dan ya da yurtdışında herhangi bir ülkeden aldıkları boşanma kararlarının Türkiye’de belirli bir süre zarfında tanıma ve tenfizini istemediklerinde hak kaybı yaşamamaktadırlar. Ancak, tanıma ve tenfiz davasının yabancı mahkeme kararının kesinleşmesinin ardından bir an evvel açılması tarafların yararınadır. Yukarıda da belirttiğimiz gibi, boşanma kararının Türkiye’de tanıma/tenfizi yapılmadığı takdirde taraflar tekrar evlenememekte, edindikleri mallar ortak kabul edilmekte, birbirlerine olan mirasçılıkları devam etmektedir. Üstelik, boşanma kararının nafaka, velayet, boşanma tazminatı gibi sonuçlarının Türkiye’de uygulanması da mümkün olmamaktadır.
Tanıma ve Tenfiz Davası Ne Kadar Sürmektedir?
Türkiye’de tanıma tenfiz davasının hızlı sonuçlanabilmesi davalı eski eşe tebligat yapılabilmesine bağlıdır. Şayet taraflar yurtdışında ikamet ediyorlarsa, tavsiye edilen her iki tarafın da Türkiye’de birer avukata vekalet vermeleridir. Bu şekilde tebligatlar avukatlara yapılıp, dava hızlı sonuçlanabilmektedir. Aksi halde, yurtdışındaki eski eşin yaşadığı yerin bulunması, tebligatın kendisine yapılması uzun zaman alabilmektedir. Tebligat yapılamadığında ise davanın sonuçlanması maalesef mümkün olmamaktadır. Dava, açılan mahkemenin iş yüküne ve tebligatın ne zaman yapılabildiğine göre de değişmekle birlikte, bir kaç ay sürebileceği gibi, seneler de sürebilmektedir. Ancak, kesin bir süre vermek müvekkilleri yanıltmak olacağından tercih edilmemektedir. Tavsiyemiz, yurtdışında boşanma kararı sonuçlandığında ve kesinleştiğinde, eski eşinizin tebligat adresine halen erişebiliyorken davayı açmanızdır. Boşanmanın üzerinden seneler geçtiğinde, eski eşle iletişim kaybolmakta ve maalesef tanıma ve tenfiz davasının sonuçlanması oldukça vakit almaktadır.
Dava Açmak İçin Gereken Belgeler Nelerdir?
– Alman Mahkemesinden alınan boşanma kararının ve kararın kesinleştiğini gösteren ibarenin aslı, Apostil tasdiki,
– Boşanma kararının, kesinleşme ibaresinin ve apostil tasdikinin Türkçe ’ye yeminli tercümesi ve noter veya konsolosluk onayı,
– Tanıma veya Tenfiz dilekçesi,
– Vekaletname,
– Dava açan tarafın Nüfus cüzdanı veya pasaportunun fotokopisi.
Davaya Tarafların Bizzat Gelmesi Gerekmekte midir?
Her ne kadar taraflar davayı bizzat Türkiye’ye giderek açabilecekse de, bu durum tercih edilmemektedir. Alanında uzman bir avukatlık bürosundan destek alınması bu konuda müvekkillerin lehinedir. Dilekçelerin yazılması, boşanma kararına Apostil tasdiki alınması, tercüme ve tebligatların yapılması hem zahmetli hem de çok özen gösterilmesi gereken hususlardır. Herhangi bir yanlışlık ya da dikkatsizlik davanın uzamasına, gereksiz masraflar yapılmasına yol açabilmektedir. Tarafların kendilerini bir avukat aracılığıyla temsil ettirmeleri hak kayıpları yaşanmaması açısından çok mühimdir.
Dava açılan eski eşin ise duruşmaya gelmesi gerekmemektedir. Önemli olan, kendisinin davadan haberdar edilmesi ve kendisine savunma hakkı tanınmasıdır. Bu sebeple davalı eski eşe mahkeme tarafından tebligat yapılmaktadır.
Mavi Kartlıların Tanıma ve Tenfiz Davası Açmaları Gerekmekte midir?
Türk vatandaşlığından ayrılarak Alman vatandaşlığına geçen ve Mavi Kart alan vatandaşlar, tanıma/tenfiz davası açmadan da boşanmalarını Türkiye’de geçerli olarak tanıtabilmektedirler. Vatandaşların, usulüne göre tasdik edilmiş ve onaylanmış boşanma kararı ile yurtiçinde nüfus müdürlüklerine yurt dışında ise dış temsilciliklere (büyükelçilik veya konsolosluklar) durumu bildirmeleri gerekmektedir. Alman Mahkemesinden alınan boşanma kararının kesinleşmesinin ardından yeminli tercüman aracılığı ile Türkçe’ye çevrilmesi ve onaylattırılması Mavi kartlılar için de zorunludur. Şayet karşı taraf (eski eş) Türk vatandaşı ise kendisinin yine de Türkiye’de tanıma ve tenfiz davası açması gerekecektir.
Elbinsel Kanzlei hem Almanya hem Türkiye’de boşanmanın tanınması ve tenfizi konularında müvekkillerine hukuki destek ve danışmanlık hizmetleri vermektedir. Bu konuda avukatlarımız Katja Habermann ve Buse Kilavuz ile iletişime geçebilirsiniz.